Birçok kültürel farklılığı içinde barındıran Balat, gün içinde yerli ve yabancı turistlere de ev sahipliği yapmaktadır. Eski yapıları, sıcakkanlı insanları, sokak aralarında koşuşturan çocuklarıyla büyüleyici bir atmosferi olan Balat, İstanbul’un en tatlı semtlerinden biri olarak dikkat çekiyor.
İstanbul’un Fatih ilçesinde, Haliç’in hemen kıyısında bulunan Balat semti, Ayvansaray ve Fener semtlerine de komşudur. Tarihi dokusunun yanı sıra manzarası da cezbedici olduğu için fotoğrafçıların en sevdiği yerlerin başında geliyor.
Ara sokaklar ve renkli binalar
Zamana meydan okuyan evler, ahşap binalar, günümüz mimarisini renkli dış cepheleriyle süsleyen binalar, sokakta top oynayan ve ip atlayan çocuklar, iki ev arasına gerilmiş iplerin üzerine serilmiş çamaşırlar, şakalaşan esnaflar, komşuların kaldırımda yaptığı sohbetler…
Balat ara sokaklarında gezinirken adeta dönem dizilerinden bir sahne yaşıyormuş gibi hissedeceksiniz. Hatta bazı dizilerin burada çekildiğini de belirtmek gerek. Son dönemlerde; İçerde ve Çukur dizileri büyük ses getirirken, Netflix’de yer alan bazı Türk yapımı diziler de Balat’ta çekilmiştir. Kendine has bir sokak mimarisi olan Balat’ta, merdivenli dik ve uzun sokaklarda fotoğraf makineniz ya da telefonunuz ile güzel kareler yakalayabilirsiniz. Sokakları keşfederken sıklıkla karşılaşacağınız mezatçılara da göz atıp isterseniz açık artırmalara katılabilirsiniz.
Bu arada Balat’ta bir gezi planlıyorsanız kundura ya da topuklu ayakkabı yerine daha sportif bir ayakkabı kullanmanızı öneririz. İri taşlardan yapılan sokak zemini ve oldukça dik sokakları ayaklarınızı bir hayli rahatsız edecektir.
Otantik Kafeler
Klasik kafelerde alışkın olduğumuz soğuk yapı bu semtteki kafelere pek uğramamış. Gireceğiniz herhangi bir kafede sizleri otantik sandalyeler, tabureler ve masalar karşılayacaktır. Döküm sobalar, büyük kitaplıklar, eskiden evlerimizde yer alan oturma grupları ve onların ortasına konmuş uzun ahşap sehpalar da cabası. İçeri adımınızı attığınız anda sizi ev ortamında hatta köy ortamında hissettirecek birçok kafenin bulunduğu Balat’ta, çalışan personellerin güler yüzlü olması da ortama huzur katmaktadır.
Mimar Sinan’a kadar uzanan camiler
500 hatta 600 yıllık camilere ev sahipliği yapan Balat, adeta tarihin bizlere uzattığı el gibi durmaktadır. Yüzyıllardır aynı yerde ibadet yapılması, camilerinin mimarisi ve atmosferi epey etkileyici. Fethiye Müzesi Cami, Gül Cami, Mimar Sinan’ın yaptığı Ferruh Kethüda Cami, Hazreti Cabir ve Hirami Ahmed Paşa Cami, Balat’ın başlıca camileri arasında yer almaktadır.
Bizans döneminden kalma kiliseler
Hiç tahrip edilmemiş, büyük bir özenle korunarak günümüze kadar uzanan kiliseler başta hristiyan vatandaşlar ve turistlerin en çok ziyaret ettikleri noktalardan biri. Ayrıca fotoğraf çekmeyi seviyorsanız “Fener Rum Ortodoks Patrikhanesi” konumu ve dış cephesiyle galerinizin en güzel fotoğraf albümleri arasında yerini alacaktır. Fransa’dan özel getirilen kiremit rengi taşlarla yapılan patrikhane, ihtişamlı yapısıyla manzarayı taçlandırıyor.
