Emirgan Korusu, İstanbul’da yeşille iç içe olmak için tercih edilebilecek en güzel, en huzurlu, en iç açıcı yerlerden biri. Hele bir de bahar aylarıyla birlikte sizi karşılayacak olan renk cümbüşünü düşündüğümüzde, en güzel mevsiminde tadını çıkarmak için mutlaka bir hafta sonu planı yapıp uğramanız gereken yerlerin başında geldiğini söyleyebiliriz. Emirgan Korusu ziyaretinizdeyse sizi, hem korunun hem de tüm şehrin mimari anlamda en değerli eserlerinden biri olan Beyaz Köşk bekliyor olacak.

Beyaz Köşk Nerededir?

Beyaz Köşk’ün Tarihi

Eski adı Feridun Bey Bahçeleri olan bölge, 17. yüzyılda devrin padişahı IV. Murat tarafından, Revan seferi sonrası esir alınan Emirgûne Tahmasb’a bağışlanmış. Bugün Emirgan isminin de Emirgûneoğlu Tahmasb’dan geldiği biliniyor. Beyaz Köşk, ilk olarak bu tarihte, sonradan Yusuf Paşa adını alan Emirgûne Tahmasb tarafından inşa ettirilmiş, ardındansa birçok kez farklı paşalar arasında el değiştirerek 19. yüzyıla kadar gelmiş.

Bugünkü hâliyle 19. yüzyılda yeniden inşa ettirilen köşk, 1930 yılında Satvet Lütfi Tozan tarafından satın alınmış, 1967 yılındaysa Türkiye Turing Otomobil Kurumu’na kiralanmıştır. Beyaz Köşk 1995 yılından bugüneyse Büyükşehir Belediyesi tarafından işletiliyor.

Hem mimarisi hem de dekorasyonuyla göz dolduran Beyaz Köşk, içindeki ince kalem işleri, ahşap sanatının en güzel örnekleri ve göz alıcı iç mimarisiyle, kendinizi bir saray hayatının içinde hissedeceğiniz kadar ihtişamlı. Emirgan Korusu’nda keyifli bir gezintinin ardından, bir şeyler yiyip içmek, biraz soluklanmak, bolca fotoğraf çekinmek ve bir fincan kahveyle yorgunluk atmak isterseniz Beyaz Köşk’ü mutlaka ziyaret etmelisiniz.

Siz yeni keşiflere açılırken RentiCar araç kiralama ihtiyaçlarınıza birbirinden farklı opsiyonlarıyla çözüm sunuyor. RentiCar’la Hayatın Tadı Yolda Çıkar!

Korkularına galip gelenler için eşsiz bir mükafat: Seyir terasları! Yükseklik korkusu birçok insan için hayatı yer yer zorlaştırsa da bu korkuyu atlattığınızda eşsiz bir manzarayla ödüllendirilmeniz çok olası. Son yıllarda hem dünyada hem de ülkemizde popülerliği artan seyir terasları, bu korkuları boşa çıkaracak kadar güvenli ve sundukları görkemli manzaralarla oldukça ilgi çekici turistik noktalar olarak her geçen gün daha fazla ilgi görüyor. Ülkemizin güzelliklerini kuş bakışı izlemek isteyenler için en güzel seyir teraslarını derlerdik.

Sapphire Seyir Terası

Sapphire Seyir Terası, İstanbul’un göz alıcı manzarasının keyfini çıkarabileceğiniz en seçkin noktalardan biri olarak dikkat çekiyor. 236 metre yükseklikteki teras, şehrin bir ucundan diğerine, görülebilecek neredeyse tüm güzellikleri aynı kadraja sığdırabileceğiniz eşsiz bir nokta.

Kristal Teras

Türkiye’nin ilk cam seyir terası olan Kristal Teras, Safranbolu’da yer alıyor. Dünyanın en iyi korunan 20 şehri arasında gösterilen ve hem doğası hem de özgün mimarisiyle her yıl on binlerce ziyaretçiyi ağırlayan Safranbolu’da, 80 metre yüksekliğe sahip bu teras en ilgi çeken noktalardan biri.

Tortum Gölü Fyord Park Cam Teras

Erzurum’da yer alan Uzundere, ülkemizden Cittaslow listesine giren sayılı güzelliklerinden biri. Uzundere’de yer alan Tortum Gölü’yse Türkiye’nin en uzun cam seyir terasına sahip. Hem kapalı hem de açık alana sahip olan teras 12,5 metre uzunluğunda.

Hatila Vadisi Seyir Terası

Yeşilin en güzel tonlarının buluştuğu Artvin’in en göz alıcı doğal ve turistik güzelliklerinden olan Hatila Vadisi Milli Parkı’nı kuş bakışı izleyip bütün görkemine hâkim olmak isterseniz Hatila Deresi’nden 220 metre yüksekte bulunan cam terası ziyaret edebilirsiniz.

Ulubey Kanyonu

Birleşik Devletler’de yer alan dünyaca ünlü Büyük Kanyon’un ardından, dünyanın en uzun ikinci kanyonu olma özelliği taşıyan Ulubey Kanyonu, ülkemizin az bilinen doğal güzelliklerinden yalnızca biri. 77 kilometrelik kanyonun 150 metre yüksekliğindeki noktasında yer alan seyir terasıysa bu ihtişamı gözlemleyebileceğiniz en doğru yer.

Siz yeni keşiflere açılırken RentiCar araç kiralama ihtiyaçlarınıza birbirinden farklı opsiyonlarıyla çözüm sunuyor. RentiCar’la Hayatın Tadı Yolda Çıkar!

Şehirler bunalttıkça soluğu doğayla iç içe olabileceğimiz yerlerde alıyoruz. Bazen kamp, bazen piknik, bazense sadece yeşili bir yanımıza aldığımız keyifli bir seyahat… Yeşile yaklaştıkça huzura, sükunete, dinginliğe yakınlaştığımızı düşünerek tatil planlarımızı yaparken de mutlaka seçenekler arasına biraz sessizlik, bolca yeşillik olan lokasyonları eklemeye özen gösteriyoruz. Özellikle pandemi sürecinde evlere kapandıktan sonra değeri çok daha anlaşılan “doğayla iç içe olmak” kavramı, “yeşil tatili” öncekinden çok daha popüler bir seçenek hâline getiriyor.

Baharı tüm güzelliği, tazeliği ve yeşilliğiyle karşılarken, doğayla iç içe olup bu cömert mevsimin tüm renklerini doyasıya hissetmek, görmek ve keyfini sürmek isteyenler için Türkiye’nin en güzel köylerinden bir seçki hazırladık. Eğer siz de sevdiklerinizle birlikte yeşilliklerle dolu bir kaçamak yapmak ve hafta sonu bolca oksijen depolamak isterseniz yazımıza göz atabilirsiniz.

Temiz havayla tazelenmek

Oksijenin yenileyici özelliğini iliklerinizde hissedeceğiniz “yeşil yolculuklar”, ne yolun ne işin ne de başka herhangi bir stresin karşı duramayacağı kadar güçlü. Tazelenmek, yorgunluğu ve stresi atmak, doğaya tam manasıyla temas etmek ve şehre yepyeni bir insan olarak dönmek için farklı bölgeler ve farklı konseptlerden birkaç köy alternatifi sıraladık. Bakalım, sizin “köyünüz” hangisi olacak.

Artvin, Maral Köyü

Artvin, yeşilin en coşkulu olduğu şehirlerden biri. Açık ara en yeşil birkaç lokasyondan biri olan Artvin’de keyifli bir hafta sonu geçirebileceğiniz birçok yayla, köy, mezra yer alıyor. Ancak Maral Köyü, bunlar arasından sıyrılarak listemizde yer almayı başarıyor çünkü Maral Köyü, Maçahel Bölgesi’nde yer alan, Maçahel Vadisi içerisindeki şelalesi, ladin ve kayın ormanları, tertemiz havası ve kartpostallardan fırlamışçasına büyüleciyi güzellikleriyle bir adım öne çıkıyor.

İzmir, Kozbeyli Köyü

Foça’nın saklı cenneti Kozbeyli Köyü; taş evleri, tarihî dokusu, sükûneti ve doğasıyla Ege’nin az bilinen eşsiz güzellikleri arasında yer alıyor. Ulaşımı oldukça kolay olan Kozbeyli Köyü, aynı zamanda yaşayan bir tarih. Yalnızca doğanın değil, zamanın da yollarını adımlamak isterseniz Kozbeyli’yi mutlaka ziyaret etmelisiniz.

Hatay, Vakıflı Köyü

Samandağ’ın “incisi” Vakıflı Köyü, Akdeniz’in tüm cömertliğiyle sizleri kucaklıyor. Bilhassa bahar aylarında oldukça ideal bir lokasyon olan Vakıflı Köyü hem tarihî hem kültürel hem de doğal güzelliklerin iç içe geçtiği bir yer. Kendine özgü mimarisi ve tertemiz havasıyla Akdeniz’in bu güzel köyünde, keyifli birkaç gün geçirebilirsiniz.

Çanakkale, Adatepe Köyü

Kaz Dağları’nın bu güzel köyü, deniz seviyesinin oldukça üstünde bir oksijen deposu. Rum ve Türk kültürlerinin izlerini taşıyan bu doğa harikası köyde, tarihî evler, taş sokaklar ve birçok antik kalıntı yer alıyor. Ülkenin oksijen deposu Kaz Dağları’nda yer alması bile başlı başına bir tercih sebebi olan Adatepe Köyü, ulaşım açısından da oldukça elverişli bir konumda.

Siz yeni keşiflere açılırken RentiCar araç kiralama ihtiyaçlarınıza birbirinden farklı opsiyonlarıyla çözüm sunuyor. RentiCar’la Hayatın Tadı Yolda Çıkar!

Havalar böylesine güzelken hafta sonu evde oturmak oldukça güç. Canınız biraz boğaz havası, bir fincan kahve ve eşsiz bir manzara çekiyorsa İstanbul’da sizin için hafta sonunu keyifle değerlendirebileceğiniz harika bir önerimiz var: Tarihî Hıdiv Kasrı.

Her zamanki seçeneklerin biraz dışına, kalabalıkların nispeten uzağına çıkıp zamanda yolculuk yaparcasına büyüleyici bir mimarinin parçası olarak keyifli, huzurlu ve her anlamda görkemli bir hafta sonu geçirmek isteyenler için Hıdiv Kasrı ideal bir mekân.

Hıdiv Kasrı Nerede?

Hıdiv Kasrı, Beykoz’da yer alıyor. Çubuklu sırtlarında konumlanan Hıdiv Kasrı, şehrin gürültüsünden uzak, keyifli ve sakin bir konuma sahip olması nedeniyle, huzur dolu bir alternatif olarak öne çıkıyor.

Kısa Kısa Hıdiv Kasrı

Hıdiv Kasrı, 1907 yılında yaptırılmış. Dönemin Mısır Hıdivi Abbas Hilmi Paşa tarafından yaptırılan Hıdiv Kasrı’nın mimarlığını, dönemin ünlü mimarlarından İtalyan Delfo Seminati üstlenmiş. Art Nouveau tarzdaki bina, buharla çalışan ilk asansöre sahip olma özelliği taşıyor.

Vitrayları, mermer çeşmesi ve havuzu, şömineli salonu göz alıcı tavan süslemeleriyle adeta bir sanat eserini andıran Hıdiv Kasrı, Boğaz’a hâkim bir seyir kulesine sahip aynı zamanda.

Hıdiv nedir?

Hıdiv, Osmanlı döneminde, devletin Mısır’a atadığı valilere verdiği bir ünvandır. Paşa titrine sahip kişiler tarafından sahip olunan Hıdiv ünvanı, bazı dönemler neredeyse padişahın kendisi kadar otorite ve güç sahibi isimler olmuş ve Osmanlı tarihinde önemli bir yer işgal etmiştir.

Siz yeni keşiflere açılırken RentiCar araç kiralama ihtiyaçlarınıza birbirinden farklı opsiyonlarıyla çözüm sunuyor. RentiCar’la Hayatın Tadı Yolda Çıkar!