21.4 C
İstanbul
16 Eylül 2024
Renticar Araç Kiralama
Ana Sayfa Blog Sayfa 25

İzmir’den Aydın’a Yol Rotası

Okuma Süresi: 3 dakika

Ege’nin incilerinden İzmir’e seyahat planı yapmak istiyor ancak bunun yalnızca İzmir’le sınırlı kalmasını istemiyorsanız, siz de bu durumu yaşayan binlerce, belki de on binlerce insandan birisiniz. Ve haksız sayılmazsınız!

Ege, hem coğrafi konumu hem de doğal güzellikleriyle ülkemizin cennet köşelerinden biri olarak her zaman kalbimizi fetheden bir yer. İnsanıyla, doğasıyla,tarihiyle, deniziyle, mutfağıyla, medeniyetler tarihi boyunca her anlamda zenginleşen bu kadim güzellik, görülmeye değer binlerce güzelliğe ev sahipliği yapıyor

İzmir’e gitmişken havaalanından bir araç kiralayıp bir de Aydın’a uğramak, şehrin değil, bölgenin keyfini çıkarmak isterseniz, yazımıza göz atmanızı öneririz.

Güzel bir kahvaltı zamanı

Yolda Olmak - İzmir’den Aydın’a Yol Rotası

Adnan Menderes Havalimanı’ndan sonra araçlara binip günün ilk ışıklarında güzel bir yerde, yeşillik içinde bir kahvaltı yaparak güne huzurla başlayalım. Rotamızı Bornova’da bulunan Nirvana Kahvaltı Salonu’na doğru oluşturalım. Temiz havassı ve çimenlik alanıyla enerjinizi yükselteceğiniz mekanda, şehrin kaosundan uzaklaşarak kahvaltı etmenin hazzına varacaksınız.

Bu kadar güzel kombinasyonların birleştiği noktada gelelim yeme-içme noktasına. Aradığınız tüm organik besinler burada. Hoş sunumu ve doyurucu tabaklarıyla çeşit çeşit kahvaltılıklar önünüze geliyor.

Kordon’da yürüyüş

İzmir Kordon

Kordon’da sahil şeridi boyunca gezip çimlere uzanabilirsiniz. Burada hazırladığınız piknik çantanızı getirebilir ve bir şeyler atıştırıp sohbet edebilirsiniz. Kordon, birçok İzmirlinin rahat nefes almak için tercih ettiği yerlerden biridir. Aynı zamanda öğrencilerin uğrak noktaları arasında yer almaktadır. Çimlere uzak masmavi denizi izlemek insanın içine huzur dolduruyor.

Efes Antik Kenti

Efes Antik Kenti

Efes Antik Kenti; İzmir’in Selçuk ilçesinde bulunan, UNESCO tarafından Dünya Kültür Mirası Listesi’nde yer alan bir yapıdır. Milattan Önce 3000 yılında yapıldığı tahmin edilen yapı, İzmir’in bir elması gibi parlamaktadır.

Adımınızı antik kentten içeri attığınız andan itibaren ortamın büyüsüne kapılacaksınız. Sizden ortalama 5000 yıl önce burada birileri sizin ayak bastığınız yerlere basmış, belki de tarihin seyrini değiştirmişti. Antik kenti detaylı şekilde gezmek isterseniz en az 2-3 saatinizi ayırmalısınız. Eğer rehber eşliğinde bir gezi yaparsanız bu sizin orayı daha iyi anlamanıza neden olacaktır.

Yol üstü lezzetleri

İzmir’den Aydın’a Yol Üstü Lezzetleri

Aydın dediğinizde aklımıza hemen incir ve zeytin gelir. Bu bölgelerde yaşamıyorsanız organik olarak; zeytin, zeytinyağı, incir gibi nimetleri bulma oranınız bir hayli düşüktür. Köy halkının özenle topladığı incir ve zeytinleri yol üstünde bir kavanoza koyup sattıklarını görebilirsiniz. Hakiki zeytinyağlar ise  şişelere doldurulmuş vaziyette satışa hazır hâle getirilmiştir. İzmir – Aydın taraflarında yöresel lezzetleri satan köy halkına rastlarsanız mutlaka durup eşsiz ve vücuda inanılmaz faydası olan bu ürünleri mutlaka satın alın.

Gezi sonrası karnınız haliyle acıkacaktır. Rastladığınız yerli halka oranın en meşhur zeytinyağlı yemeklerini nerede yiyebileceğinizi sorun. Daha otantik bir yerde yiyeceğiniz yemekler sizlerin damağınızda uzun yıllar kalacaktır. Özellikle yaprak sarma ve soğuk mezeleri yemeye doyamayacaksınız.

Şirince

Yolunuzu biraz uzatıp, eşsiz bir huzura, bir masal diyarına adım atmak isterseniz, rotanızı Ege’nin ünü ülke sınırlarını çoktan aşmış olan güzelliği Şirince’ye çevirebilirsiniz. Şirince, yüzlerce yıllık tarihi ve neredeyse kusursuzca korunmuş olan yapısıyla, bölgenin en gözde turistik destinasyonlarından biri. Eşsiz doğası ve mimari güzellikleriyle, başlı başına bir hafta sonu kaçamağı olabilecek doluluktaki vaatleriyle Şirince’yi görmeden, Ege’den ayrılmamanızı öneririz.

Dilek Yarımadası Milli Parkı

Dile Yarımadası Milli Park

Tertemiz koyları, mağarası ve doğal hayvanat bahçeleriyle adeta çizgi filmlerden fırlamış gibi bir yer. Akdeniz’den Kafkasya’ya kadar kıyılarda yayılım gösteren neredeyse tüm bitkiler, burada doğal olarak görülmektedir. Ne büyük lüks ama!

Yüzlerce kuş türü, birçok vahşi hayvan ve balık çeşitleriyle tam bir doğa harikası olan Dilek Yarımadası Milli Parkı, Zeus Mağarası’na da ev sahipliği yapmaktadır. Antik çağda 12 şehir devletinin toplantı merkezi olan bu yer, doğal güzelliği ve içinde oluşan göletiyle müthiş bir manzara sunuyor.

Kısa bir sürede İzmir ve Aydın’daki güzellikleri yaşayıp oranın lezzetlerini denedikten sonra mutlaka geniş bir program yaparak gezmenizi tavsiye ederiz.

Bursa’da Ne Yapılır?

Okuma Süresi: 3 dakika

Osmanlı İmparatorluğu’nun başkenti, kültürel miraslarının yanı sıra doğal güzellikleriyle de ülkemizin incelerinden olan “Yeşil Bursa”.

İstanbul’dan hafta sonu kaçamağı yapmak isteyenler ile uzak illerden uçakla gelip bu güzel şehri gezenler birleştiğinde, ülkemizin dört mevsim turist çeken sayılı şehirlerinden biri olarak öne çıkıyor Bursa. Böylesi bir büyükşehirde “kafa dinlemek” genelde zor olur ama konu Bursa olunca bunu da mümkün kılan birçok alternatif şehirde sizleri bekliyor.

Tarihe meydan okuyan yapılar

Ulu Cami

Gezinize, Hanlar Bölgesi’nden başlayabilirsiniz. 1492 yılından beri ayakta kalan bu han, yüzyıllar boyunca tekstilin kalbi olmuştur. Hanın içinde birçok yerel ürün satılırken avlusunda közde kahve yapan kafeler ve hediyelik eşya satan yerler bulunmaktadır. Buradaki işleriniz bittiyse Bursa’nın merkezinde bulunan yine tarihi bir yer olan Bursa Ulu Cami’yi ziyaret edebilirsiniz. 1400 yılında inşa edilen cami, ayaklı cami şemasının en eski yapıları arasında yer almaktadır. Ulu Cami’ye çok yakın bir yerde bulunan Kozahan’a da uğrayıp oranın havasını soluyabilirsiniz. Son olarak, dünyada benzerine çok az rastlanır nitelikteki “çarşılı” köprü Irgandı’yı da muhakkak ziyaret edip, gezinize bir “Floransa” havası katabilirsiniz.

Tofaş Anadolu Arabaları Müzesi

Tofaş Anadolu Arabaları Müzesi

Ülkemizdeki ilk ve tek Anadolu Arabaları Müzesi Bursa’da bulunmaktadır. 2600 yıllık tekerlekten yola çıkılarak ülkenin her bir köşesinden toplanan; at ve öküz arabaları, kağnılar, eski top arabaları, ot ve odun arabaları, çarklılar, panyolar gibi araçlar sergilenirken Tofaş’ın ürettiği 8 araç da yer almaktadır. 17 bin metrekarelik yerde misafirlerini ağırlayan müze, Umurbey Mahallesi’ndeki eski bir ipek fabrikasında yer almaktadır.

Karnınız acıktıysa

İskender Döner

Bursa denince akla hemen İskender geliyor doğal olarak. Şehirle özdeşleşmiş bu eşsiz lezzetin birçok iddialı adresi var: Mavi Dükkan, Kebapçı İskender Konağı ve 1956 Bursa Kebapçısı, bu konuda tercih edebileceğiniz restoranların başında geliyor.

Cantık, yani bilinen adıyla dolgun kıymalı pide Bursa’nın gizli lezzetleri arasında yer alıyor. Şehrin köftesi ve pideleri mutlaka tadımlanması gereken lezzetlerden. Tatlı konusunda ise kestane şekeri başı çekiyor. Süt helvası, keşküllü Kemalpaşa tatlısı ve Bağdat hurması da diğer denenmesi gereken tatlılar arasında yer alıyor.

Cumalıkızık

Cumalıkızık

Adını, civar köylerinde cami olmadığı için çevredeki köylülerin cuma namazını kılmak içingeldiği bir köy olmasından aldığı rivayet edilen Cumalıkızık, geleneksel Türk mimarisinin en eşsiz örneklerine ev sahipliği yapıyor. Neredeyse tamamı ahşap olan rengarenk cepheleri, size kendinizi bir film setinde hissettirecek kadar sıra dışı güzellikte.

Köyün içinde ilerledikçe hediyelik eşya satan bir çok yer görebilirsiniz. Bunun dışında organik köy ürünleri satan tezgahlar da yine köyde sıkça rastlayabileceğiniz alış veriş noktaları arasında yer alıyor.  Köyde yer alan diğer güzelliklerse Cumalıkızık Camii ve Cumalıkızık Hamamı.

Biraz da mavi

Bursa Ulu Cami

Bursa yalnızca yeşiliyle değil, mavisiyle de ünlü bir şehir. Şehrin denizle buluştuğu en güzel noktaysa tabii ki Mudanya. Dönüş yolunuzda mutlaka uğramanızı tavsiye edeceğimiz ilçe, hem yaz hem de kış aylarında oldukça keyifli ve gözde bir lokasyon. Geleneksel mimariye sahip eski evleri, taş kaldırımlı sokakları ve eşsiz güzellikte deniziyle Mudanya, başlı başına tercih edilebilecek zenginlikte bir hafta sonu lokasyonu.

Şelaleler

Çataltepe Suuçtu Şelalesi

Bursa’daki şelalelerin her biri başlı başına bir doğa harikası. Kayın ağaçlarının arasından gürül gürül akan, vadilerden süzülen, yaylada çağıldayan şelaleleriyle Bursa, doğanın hem göze hem de kulağa hitap ettiği eşsiz lokasyonlardan biri. Özellikle Çataltepe Suuçtu Şelalesi, Saitabat Şelalesi, Alaçam Şelalesi ve Dokuzlar Şelalesi mutlaka görmeniz gereken şelalerin başında geliyor.

Araç Kiralamanın Avantajları Nedir?

Okuma Süresi: 2 dakika

Neden Araç Kiralama?

Dünyada oldukça yaygın ve popüler bir hizmet olan araç kiralama, ülkemizde ise geniş kitleler tarafından henüz yeni yeni tanınıp kullanılıyor. Pandeminin ve ekonomik etkenlerin etkisiyle tüketicilerin yavaş yavaş satın alma, toplu taşıma kullanma gibi opsiyonlardan uzaklaşarak alternatif arayışına girdiği günümüzde, araç kiralama geleceğin önemli bir trendi olarak öne çıkıyor. Araç kiralamak için onlarca farklı neden, ihtiyaç ya da okazyon sıralamak mümkün. Tatile giderken günübirlik ihtiyaçlar, şehir dışına yapılacak kısa seyahatler, özel günler, iş gezileri ve çok daha fazlası… Her biri, araç kiralama nedenleri arasında yer alıyor ve bu nedenler günden güne artıyor.

Yalnızca araç sahibi olmayanların değil, araç sahiplerinin de tercih ettiği bir hizmet olan araç kiralamanın avantajlarından bazılarını sizler için sıraladık.

Vergi avantajı

Vergi yükü, satın alma sırasında araç maliyetlerini en çok artıran kalemler. MTV ve ÖTV başta olmak üzere, satın alma esnası ve sonrasındaki masraflar hesaba katıldığında, X birim bir aracın fiyatı 2X hatta segmentine göre 3X birime kadar yükselebiliyor. Araç kiralama, bu anlamda birçok avantajı beraberinde getiriyor. Her şeyden önce, tüm bu vergiler tamamen araç kiralama şirketi tarafından karşılanıyor. Dahası, özellikle kurumlar için kiralama seçeneğinin birçok vergi indirimi vb. avantajı bulunuyor.

Tüm modeller senin

Araç Kiralamanın Avantajları 1

Eğer çok varlıklı değilseniz yalnızca bir araç sahibi olabiliyorsunuz. Bu da optimum ihtiyaçlarınıza cevap verecek, bütçenize en uygun araç olabiliyor. Ancak farklı kullanım alanı ve yol koşullarına göre onlarca segment var ve araç kiralama hizmeti sayesinde, sahip olabildiğiniz değil, istediğiniz aracı kullanma imkanınız olabiliyor. İstediğiz model, renk ve sınıfta araca kolayca ulaşabilme lüksü, araç kiralamayı önemli bir hizmet hâline getiriyor.

Dönemlik kullanım için

Araç Kiralamanın Avantajları 2

Bir araca gerçekten ne kadar ihtiyacınız oluyor? Yalnızca hafta sonu tatilinizidolu doludeğerlendirmek için bir araç satın almaktansa, hafta sonlarında araç kiralamak çok daha mantıklı bir seçenek olarak öne çıkıyor. Araç kiralama size çok daha geniş bir hareket alanı, çok fazla seçenek, kısacası “özgürlük” vadediyor.

Uzun dönem kiralamak

Araç Kiralamanın Avantajları 3

“Acaba satın mı alsam yoksa kiralama yoluna mı gitsem?” tereddütünü ortadan kaldıran bir diğer hizmet de uzun dönemli araç kiralama. Bir diğer adı filo kiralama olan uzun dönemli kiralamalarda 1 sene boyunca aracın sahibi olmuş olmanız mümkün. Aracın bakımı ile trafik ve kasko sigortası gibi konuların tamamen kiralama şirketine ait olduğu bu hizmette, arıza ya da değişim gibi konularda da büyük kolaylıklar sunuluyor. Bugün, 250 ila 300 Bin TL arası değerde bir aracı yıllık olarak kiralayarak o aracı satın almaya ayıracağınız bütçeyle yatırım yapabilir, hem kiralama bedelinin önemli bir kısmını kazanır hem de aracınızı satarken yaşanacak değer kaybının önüne geçebilirsiniz.

Samsun’dan Sinop’a

Okuma Süresi: 3 dakika

Ülkeyi şehir şehir değil, bölge bölge değerlendirip her bölgeyi bütünüyle deneyimlemek, basit bir seyahati keyifli, dolu dolu ve unutulmaz bir tecrübeye çevirmenin en doğru yolu. “Oraya gitmişken” serimizde sizlere, birbirine komşu güzellikleri bir arada sunmayı ve “gitmişken görmek gerek” denen tüm güzellikleri sıralamayı amaçlıyoruz. İlk öneri olarak da kurtuluş mücadelemizin başlangıç noktası Samsun’u seçtik. “Oraya gitmişken” mutlaka görmeniz gerekenlere gelin hep birlikte göz atalım.

Kurtuluşun ilk adımı

Atatürk Anıtı

Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları 3 gün süren deniz yolculuğunun ardından Samsun’a nihayet demir atabilmişlerdi. 19 Mayıs 1919’da Samsun’a ayak basan Atatürk, Kurtuluş Savaşı’nın fitilini bu şehirden ateşledi. Bugün Tütün İskelesi olarak adlandırılan bu nokta, Samsun’da mutlaka görülmesi gereken en önemli kültür miraslarımız arasında yer alıyor. İskeleye vardığınızda süs havuzlarının arasında geçerken sağlı-sollu yerleştirilmiş bölümlerde Atatürk’ün özlü sözlerini görebilir, balmumu heykel müzesini inceleyebilir, ardından rotanızı Atatürk Anıtı’na çevirebilirsiniz. Atatürk Anıtı, Cumhuriyet Meydanı’nın hemen yanı başında yer almaktadır. Bu anıt resmi olarak Atatürk ve arkadaşlarının Samsun’a ilk kez ayak bastıkları yer olarak kabul ediliyor ve Samsun’un en önemli kültürel değerleri arasında yer alıyor.

Sinop’a geçmeden…

Simit

Yola çıkmadan mutlaka Samsun simidini denemelisiniz. Ülkenin her bir yanında yöreye has özelliklerle birbirinden farklılaşan simitler arasında Samsun simidi aklınızda ve damağınızda uzun süre yer edecek kadar iddialı. Hafif ama çok leziz bir kahvaltı için tercih edebileceğiniz alternatifler arasında yer alan simit, hem doyurucu hem de lezzetli bir yerel tat olarak öne çıkıyor.

Önce Hamsilos’a sonra İnceburun’a!

Hamsilos’a sonra İnceburun’a

Sinop merkeze yaklaştıktan sonra merkeze yaklaşık 15 dakikalık mesafede olan Hamsilos Fiyordu’na mutlaka uğrayın. Hamsilos’un en büyük özelliği, Türkiye’nin tek fiyordu olması. Bu noktada eşsiz manzaranın ve huzurun tadını çıkardıysanız sıradaki rotamız İnceburun Feneri.

İnceburun Feneri, Sinop’un en meşhur noktalarından biri. 1863 yılında inşaa edilen bu fener, bembeyaz görüntüsüyle görenleri mest ediyor. Yalnızca fener değil, bu noktanın manzarası da bir o kadar zihinlerde yer edecek güzellikte. Eşsiz manzaranın keyfini uzun uzun çıkarmak isteyenler, Sinop seyahatlerinde mutlaka yakın lokasyonlardaki pansiyon ya da otellerde konaklamayı tercih ediyor. 

Yemek zamanı

Mantı

Sinop mantısının ünü ülke sınırlarını aşacak kadar büyük. Sinop’a gitmişken çok fazla duyulmayan, oldukça lezzetli bir yerel tat olan sırık kebabını da mutlaka denemelisiniz.

Son olarak:

“Ben Samsun’u ve Samsun Halkını gördüğüm zaman, memlekete ve millete ait bütün düşünce ve kararlarımın yerine getirilebileceğine dair bir defa daha kuvvetle inanmıştım. Samsunluların hâl ve durumlarında gördüğüm gözlerinden okuduğum vatanseverlik ve fedakarlık; ümit ve tasavvurlarımı olumlu bir inanca götürmeye yetmişti.” diyor Gazi Mustafa Kemal Atatürk. Yalnızca bu sözler bile bu eşsiz güzellikleri yerinde deneyimlemek için yeterli. Eğer henüz planınızı yapmadıysanız, hemen bir araç kiralayıp, tavsiyelerimize kendi deneyimlerinizi eklediğiniz keyifli bir hafta sonu geçirebilirsiniz.

Samsun Sinop

Geniş Bagajlı Araç Kiralamak İstiyor Musunuz?

Okuma Süresi: 3 dakika

Bagajı geniş araçlar özellikle ailelerin en fazla tercih ettiği seçeneklerin başında gelmektedir. Başta uzun yol seyahatleri olmak üzere çoğu kez geniş bir bagaja ihtiyaç duyarız.

Sedan ya da geniş bagajlı araçları tercih ederken kaç litre bagaj hacmi olduğuna dikkat etmelisiniz.Eşyalarınızın rahat bir biçimde bagaja sığması ve herhangi bir güvenlik sorunu teşkil etmemesi yolculuk esnasında çok önemli bir detaydır.

Hangi aracı kiralarsanız geniş bir bagaj konforuyla karşılaşırsınız? Bu sorunun cevabını merak ediyorsanız cevabını yazımızda bulabilirsiniz.

Hangi araç modellerinin bagaj hacmi büyüktür?

Bagaj Hacmi

Bagaj hacmini büyük istiyorsanız HB modelleri sizin aradığınız bir model olmayacaktır. Rahat ve atik araçlar olsalar da istediğiniz bagaj hacim konforunu bu araç gamında bulamayabilirsiniz. Sedan ve SUV modelleri ise ihtiyacınıza en uygun araç modelleri olarak dikkat çekmektedir. Bazı modellerin bagaj hacimlerini listeledik.

Volkswagen Passat

Volkswagen Passat: En çok tercih edilen araç modellerinden olan Passat, konforlu sürüşün yanı sıra geniş bagaj hacmiyle dikkat çekiyor. 565 litrelik bagaj hacmiyle ihtiyacınızı karşılayacak bir araç.

Renault Megane Sedan

Renault Megane Sedan: Ülkemizde yeni Renault Megane Sedan serisi epey ilgi gördü. En çok satan araçlar listesinde başı çeken model, sağladığı konfor ve cimri yakıt tüketimiyle ilgi odağı oldu. 550 litrelik bagaj hacmiyle aile arabası hüviyetini de bir bakıma kazanmış oldu.

Renault Talisman

Renault Talisman: Mübalağa yapacak olursak bagajında mini bir ev kurabilirsiniz. Tam 608 litrelik bagaj hacmine sahip olan araç, sedan sınıfının en geniş bagajlarından birine sahiptir.

Skoda Superb

Skoda Superb: Albenisi olan sedanların başında gelen, sürüş keyfi sunan lüks bir araç olanSuberb, 595 litrelik bagaj hacmiyle de çok büyük bir konfor sağlamaktadır.

Seat Toledo

Seat Toledo: Uzun yolculuklarda tercih edebileceğiniz araçlardan biri de Seat Toledo’dur. 550 litrelik bagaj hacmiyle birçok eşyanızı kolayca sığdırabilirsiniz.

Audi A6

Audi A6: Lüks araç kategorilerinden araç kiralayıp güzel bir gezintiye çıkmak hep keyifli olmuştur. Audi’nin sedan karoserdeki parlayan yıldızı olan A6, iç dizaynıyla kendine aşık eden bir tasarıma sahip. Konforlu sürüşün yanında bagaj hacmiyle de dikkat çekiyor. 530 litrelik bagaj hacmi olan araç, birçok eşyanın rahat bir şekilde yüklenmesini sağlıyor.

Volvo Artık Vegan Oluyor!

Okuma Süresi: 2 dakika

Vegan kültür hayatımızın her alanında kendine yer bulmaya ve bu konudaki farkındalık günden güne artmaya devam ediyor. İsveç’in dünyaca ünlü otomotiv markası Volvo, elektrikli araç üretimiyle birlikte araçlarında hayvansal malzeme kullanılmayacağını duyurarak, vegan farkındalık konusunda ses getirecek bir adım attı. Son yıllarda önemi daha da artan enerji tasarrufu, karbon salınımı ve sürdürülebilirlik gibi konularda Volvo’nun aldığı bu sorumluluk, gözleri rakip markalara çevirdi.

Daha “yeşil” bir ulaşım

Daha “yeşil” bir ulaşım

Firmanın tasarım başkanı Robin Page, konuyla ilgili, “Yeni nesil müşterilerimiz var.Satın aldıkları ürünlerle çok daha detaylı şekilde ilgileniyorlar ve bu ürünlerin ardında “etik” bir hikaye olmasını istiyorlar. Malzemelerin nereden geldiğini bilmek, anlamak istiyorlar.” ifadelerini kullandı. Keten ve mantar konusuna da değinip sözlerine devam eden RobinPage, “Keten ve mantar, deriyi seven ancak derinin çevre üzerindeki olumsuz etkilerinin farkında olanlar için bu özellikleri yakalamanın iyi ve modern bir yolu ve gelecek için en doğru malzeme” şeklinde devam etti.

Volvo Cars, global alanda bir başka sorun hâline gelen karbon ayak izini düşürmek maksadıyla geri dönüşümden kazanılmış polyesterin kullanılmasını hedefliyor. İsveç topraklarında yetiştirilen ve toprağı yineleyen keten bitkisinden sağlanan ketenleri kullanmak da otomobil üreticisinin bir başka hedefi.Firma,aynı zamanda ketenden kapı panellerinin üretiminde de yararlanılacağını belirtiliyor.

Volvo Cars, 2025 yılına kadar otomobillerindeki geri dönüştürülmüş malzemenin ve bio tabanlı içeriğin oranını %25 olarak hedefledi. İklim sorununa ciddiyetle yaklaşan firma, tedarikçi şirketlerinin de dahil olacağı bir vizyonla gelecekte %100 yenilenebilir enerji kullanımını hedeflediğini açıkladı.

Sürdürülebilirlik için…

Sürdürülebilirlik için

Volvo Cars Küresel Sürdürülebilirlik Direktörü Stuart Templar, “İlerici bir otomobil üreticisi olmak, sadece CO2 emisyonlarını değil, sürdürülebilirliğin tüm alanlarını ele almamız gerektiği anlamına geliyor. Sorumlu tedarik, hayvan refahına saygı da dahil olmak üzere bu işin önemli bir parçası. Elektrikli otomobillerimizde deri kullanmamak bu sorunu çözmek için çok iyi bir adım.” diyerek sürdürülebilirliğin önemine vurgu yapıyor.

Dünya genelindeki “ormansızlaşma” problemi, endüstriyel hayvancılığın çevreye verdiği zararlar, Volvo Cars’ın iç mekânda deri kullanımından vazgeçmesinin ana nedeni olarak öne çıkıyor. Küresel sera gazı emisyonlarının %14’ünün endüstriyel hayvancılık kaynaklı olduğu tahmin ediliyor. Bu bilgiden hareketle Volvo’da iç mekânda deri kullanımının bırakılmasından hemen sonra yüksek kalitede sürdürülebilirlik için biyolojik bazlı kaynaklar kullanılması hedefleniyor. Volvo Cars’ın bu atılımının sektörün diğer paydaşları tarafından benimsenmesi bekleniyor.

Aracınızı Kış Şartlarına Hazırlayın

Okuma Süresi: 3 dakika

Kış mevsimi, ister şehirde isterse uzun yolda ya da kırsalda, her zemin şartında muhakkak araçların özel bir hazırlık gerektirdiği bir mevsim. Dönemlik bakımlara ek olarak mutlaka kış öncesi tüm kontrollerin yapıldığından emin olmanız, güvenli ve sorunsuz bir sürüş için olmazsa olmaz.

Yol şartlarının daha sert ve en önemlisi tahmin edilemez olduğu kış aylarında, trafikte yaşanabilecek birçok olumsuzluğun önüne geçmenin en önemli koşuluysa hem aracın bakımı hem de sürücünün dikkati, deneyimi ve tecrübesidir.

Önce kış lastikleri

Önce kış lastikleri

Kış aylarında alınması gereken ilk önlem nedir diye sorulduğunda akla gelen ilk önlem: Kış lastikleri. Yalnızca bir önlem değil, aynı zamanda yasal bir yükümlülük olan kış lastiklerininAralık – Nisan ayları arasında kullanılması güvenli bir sürüş için oldukça önemli. Zorlu hava şartlarında yol tutuşu, dolayısıyla sürüş güvenliğini artıran kış lastiği, kış ayları öncesinde alınması gereken en mühim önlemlerin başında geliyor.

Antifriz

Anti Friz

Radyatör sisteminde bulunan suyun donmaması için kullanılan antifriz, hava sıcaklığının eksi derecelere düştüğü kış aylarında yaşanabilecek motor arızalarının önüne geçmeye yarayan önemli bir tedbirdir. Yine donmaya karşı silecek suyu için özel sıvılar kullanarak kış aylarında aracınızı güvenle ve sağlıkla kullanabilirsiniz.

V kayışını kontrol ettiniz mi?

V kayışı

V kayışı aracınızın birçok güç noktasında etkili olan bir kayıştır. Klima, motor harareti, direksiyonun iyi bir şekilde çalışmasını sağlayacak gücü düzenlemektedir. Yaz aylarında V kayışınız gevşemişsearacınızın aksamında ciddi sorunlar yaşama olasılığınız vardır. Bunun için V kayışını kontrol ettirmeden kış aylarında yolculuk yapmamanızı öneririz.

Rezistansı kontrol ettirin

Rezistans

Kışın en rahatsız edici sorunlarından biri de buğulanma ve camlarda buzlanmadır. Bunun önüne geçmek için rezistansınızı kontrol ettirmeyi unutmayın. Hem kendinizin hem de diğer sürücülerin emniyetini sağlamış olun.

Farlarınızı kontrol edin

Farlar

Kış aylarında havanın erken kararması ve yağış ile azalan mesafe nedeniyle araç farlarının önemi kış mevsiminde daha artmaktadır. Bunun için farlarınızın ayarını yaptırıp stoplambalarınızı ve sinyallerinizi de kontrol ettirmelisiniz.

Ekstra neler olmalı?

Kış şartları

Kış şartlarının tahmin edilemez olduğunu söylemiştik. Olası araç arızalanmalarına karşın bagajınızda: İlk yardım çantası, powerbank, ışıldak ve reflektör, marş kablosu, çekme halatı, zincir, battaniye, el feneri, kar fırçası ve kazıyıcı, eldiven, küçük kürek ve su bulunmalıdır.

İstanbul’daki En İyi Baklavacılar

0
Okuma Süresi: 2 dakika

Tadı damağınızda kalacak İstanbul’daki en iyi 5 baklavacı

Baklava, Türk halkının en çok sevdiği tatlıların başında belki de ilk sırasında yer alıyor. Farklı çeşitleriyle damaklarda unutulmaz lezzetler bırakan baklavanınher ne kadar asıl yöresi Doğu ve Güneydoğu Anadolu olsa da İstanbul’da da bu lezzetin iddialı temsilcileri yer alıyor. Bu yazımızda sizler için, şehrin en beğenilen baklavacılarını inceledik.

Köşkeroğlu Baklava

1986 yılında Gaziantepli ustaların İstanbul’a getirdiği bu eşsiz lezzet, Karaköy’de baklava sevenlerin en çok tercih ettiği adreslerden biri. Hem yerli hem de yabancı turistleri ağırlayan Köşkeroğlu baklava, çıtır çıtır baklavaları ile damakta unutulmaz izler bırakıyor. Kare ya da ev dilimi şeklinde servis edilen baklavaların yanında yaz aylarında dondurma da tercih edebilirsiniz.

Adres: Kemankeş Karamustafa Paşa Mahallesi, Mumhane Caddesi, No 2/D, Beyoğlu, İstanbul

baklava3

Karaköy Güllüoğlu

İstanbul’un ilk fırınlı baklavacısı olan Karaköy Güllüoğlu, 5 kuşak boyunca baklavayı insanlarla buluşturuyor. Fındıklı, fıstıklı, cevizli, çikolatalı birçok çeşidiyle hizmet sunan mekanda, baklavanın yufkası ve malzemelerin bolluğu da baklavı daha lezzetli kılıyor. Evinizde de bu lezzeti tatmak istiyorsanız paket servis siparişi verebilirsiniz.

Adres: Karaköy, Rıhtım Cad. Katlı Otopark Altı No: 3-4 İstanbul / Türkiye

baklava2

Gaziburma

1984 senesinde Pendik’te iki kardeşin açtığı mekan, seneler içinde birçok misafirini ağırladı. Özellikle fıstıklı baklavası ile herkesin övdüğü baklavacı, zengin baklava çeşitleriyle Pendik başta olmak üzere birçok yerden gelen müşterilerine güzel bir baklava deneyimi sunmaktadır.

Adres: Batı Mahallesi, Dr. Orhan Maltepe Caddesi, No 52/A, Pendik, İstanbul

baklava1

Kaşıbeyaz Baklava

Deniz manzaralı mekanda birbirinden güzel baklava çeşitlerine kim hayır diyebilir ki? Hem manzarasıhem baklavanın lezzeti hem de sunulan hizmet karşısında sürekli gitmek isteyeceğiniz yerlerden biri olacaktır. Havuç dilimi baklavası ise en çok tercih edilen baklava çeşitlerinden biridir. Özellikle dondurma servisi ile bambaşka bir tat ile karşılaşabilirsiniz.

Adres: Nispetiye Mahallesi, Aytar Caddesi, No 31/C, Beşiktaş, İstanbul

baklava5

Dedeoğlu Baklava

1957’de hizmet vermeye başlayan Dedeoğlu baklava, babadan oğula devam eden işletme tarzıyla yıllardır İstanbul halkına güzel ve lezzetli baklavalar sunmaktadır. Fıstıklı ve cevizli baklavalarının müdavimlerinin olduğunu da belirtmekte fayda var.

Adres: Meşrutiyet Mahallesi, Vali Konağı Caddesi, Hacı Mansur Sokak, No 1/3, Şişli, İstanbul

Plant-based İstanbul: Şehrin En İyi Vegan Ve Vejetaryen Restoranları

0
Okuma Süresi: 2 dakika

İstanbul’da vegan ve vejetaryenlerin mutlaka uğraması gereken restoranları derledik

Bitkisel beslenmeye ilgi ve bu konudaki farkındalık arttıkça, bu diyet tarzına yönelik hizmet veren restoranların sayısı ve kalitesi her geçen gün yükseliyor. Menülerinde vegan – vejetaryen seçeneklere yer veren mekanların yanı sıra, İstanbul’da yalnızca bu beslenme biçimine hitap eden ve hiç azımsanmayacak sayıda restoran & kafe yer alıyor. Bizler de sizler için İstanbul’da güzel vegan ve vejetaryen yemekleri yapan yerleri araştırdık.

1- Bronwyn



Kendine has iç mimarisi ile sizleri selamlayan Browyn, başta beyaz yakalılar olmak üzere özellikle öğle yemekleri saatinde tam kapasite hizmet vermektedir. Zengin bir menüsü olan restoranın, Somon Gravlax salatasını yemenizi öneririz. 

Adres: Teşvikiye, Akkavak Sk. 32a, 34365 Şişli/İstanbul

2- Avokado Bar

Adından da anlaşılacağı gibi avokado seçeneklerinden oluşan menüde, kahvaltılık ve ana yemeklerin yanı sıra tatlı ve içecekler de bulunmaktadır. Avokado, nohut, soya peyniri, mini patates, yeşil köri, hindistan cevizi kreması, zencefil, kişniş, salça, zerdeçal, çörek otu ve yanında üzümlü siyah pirinç ile servis edilen Avokado Green Curry’i denemelisiniz.

Adres: Teşvikiye, Ahmet Fetgari Sk. No:29 B, 34365 Şişli/İstanbul

vegan1

3- Po Juicery

Güler yüzlü çalışanları, güzel atmosferi ve leziz yemekleriyle İstanbul’un Anadolu Yakası’ndaki misafirlerini ağırlayan Po Juicery, vegan ve vejetaryenlerin uğrak noktası. Vegan köfte, domates sos, taze fesleğen ve yasemin pilavı ile hazırlanan Vegan İtalya Köfte’yi mutlaka deneyin, değişilmezlerinizden olacaktır. 

Adres: Caferağa, Ağabey Sk. No:44/A, 34710 Kadıköy/İstanbul

vegan4

4- İnkase

“Kasede yenebilecek her şeyi en sağlıklı yöntemlerle pişirip en doğal ve en lezzetli haliyle sunan İnkase size iyi gelecek” mottosuyla hareket eden İnkase, yaratıcı tabaklarıyla da görsel şölen sunmaktadır. Jamaika baharatlı ‘sous vide’ yöntemiyle pişmiş tavuk göğüs, taze soğan, süt mısır ve Hindistan cevizi sütü ile pişirilmiş basmati pilavı, kırmızı ve siyah Meksika fasulyesi, ‘guacamole’ avokado püresi, domates salsa, köz biber sos, jalapeno biber ile hazırlanan Jamaika İnkase’yi denemeden restorandan ayrılmayın deriz.

Adres: Fenerbahçe, Fenerbahçe mah, Dr. Faruk Ayanoğlu Cd. no:31, 34726 Kadıköy/İstanbul

vegan3

5- Galata Kitchen

Vegan ve vejetaryen ev yemekleri yapan Galata Kitchen, kullanılan malzemeler ve pişirme yöntemleri nedeniyle çok beğenilen ve tercih edilen yerlerden biri. Konumu ve çalışanların ilgisi de mekanı çekici kılıyor. Çeşit çeşit mezelerini tatmanızı ısrarla öneririz.

Adres: Müeyyedzade, Tatar Beyi Sk. 9 B, 34425 Beyoğlu/İstanbul

Şehrin En İyi Çorbacıları

0
Okuma Süresi: 3 dakika

Çorba, yemek kültürümüzün en önemli parçalarından biridir kuşkusuz. Türk mutfağında her mevsim tüketilen yiyeceklerin başında çorba gelir. Bazen yemeğe başlangıç olarak yenilen bir kase çorba bazen bir öğün kabul edilir. Hastayken bizi iyileştirdiğine inandığımız bu büyülü yiyeceğin en lezzetli halini bulmak ve yemek ise en az çorbanın varlığı kadar önemlidir.

İstanbul’da bulunan, menülerinde farklı yörelere ait, lezzetli çorbalara yer veren en iyi çorbacıları sizler için derledik.

1- Tarihi Haliç İşkembecisi

Türk Mutfağı’nın en önemli çorbalarından kabul edilen, tutkunun bir hayli çok olduğu işkembe çorbasını yapmak her babayiğidin harcı değildir. Dolayısıyla bu tadı en güzel haliyle sunan bir çorbacıda içebilmek çok önemlidir.

1938 yılından beri faaliyette olan, otantik yapısıyla gelen misafirlere huzur veren Tarihi Haliç İşkembecisi aynı anda 2500 kişiye hizmet verebilecek kapasiteye sahiptir. İşkembe çorbasının yanında tüm çorbalara menüsünde yer veren çorbacıya mutlaka uğramanızı tavsiye ederiz.

Tarihi Haliç İşkembecisi adresi: Cibali Mahallesi, Abdülezelpaşa Caddesi, No: 315, Fatih, İstanbul

Çorba-1

2- Kanaat Lokantası

Üsküdar’da bulunan Kaanat Lokantası her sabah 06:00’da çorba servisine başlıyor. Paça, domates, tavuk suyu çorbası ve mercimek çorbası ile güne sıcacık bir başlangıç yapmak isterseniz çok gecikmeden hemen Kaanaat’a koşun deriz çünkü bazı günler saat 11:00 olmadan çorba çeşitleri tükeniyor. Özellikle paça çorbası lokantasın en ilgi gören çorbası desek yeridir.

Kanaat Lokantası adresi: Sultantepe Mahallesi, Selmani Pak Caddesi No: 9, Üsküdar, İstanbul

Çorba-5

3- Karaköy Çorba Evi 

Karaköy’de bulunan ve 24 saat hizmet veren Karaköy Çorba Evi, her gün yaklaşık 15 çeşit çorba ile sizleri lezzetli çorbaya doyuracak bir mekan. Geleneksel lezzetler, yöresel çorbalar ve sebzeli ve etli çorba çeşitleri ile her türlü damak zevkine hitap eden bir yapıya sahip çorbacı, bol kepçe felsefesi ile hizmet vermektedir.

Karaköy’e yolunuz düştüğünde ve kendinizi aç hissettiğinizde Karaköy Çorba Evi’ne uğramalı ve kendinize bir kase çorba sipariş etmelisiniz.

Karaköy Çorba Evi adresi: Kemankeş Karamustafa Paşa Mahallesi, Mumhane Caddesi. No: 35, Beyoğlu, İstanbul

Çorba-4

4- Hebun Çorba Evi

İstanbul Avrupa Yakası’nda yer alan Hebun Çorba Evi, günün her saatinde çorba ihtiyacını karşılamaya hazır bir mekan. Bakliyatlı, sebzeli, etli ve unlu çeşitlerde hazırlanan çorbalar, büyük porsiyonlar ve kıtır ekmekler ile servis edilmektedir.

Sarıyer sınırlarında bulunuyorsanız Hebun Çorba evini ziyaret edebilir, kendinize güzel bir ziyafet çekebilirsiniz.

Hebun Çorba Evi adresi: Huzur Mahallesi, Atatürk Caddesi. No: 3, Sarıyer, İstanbul

5- Lale İşkembecisi

1960 yılında hizmet vermeye başlayan, 150 yıllık tarihi bir binada bulunan Lale İşkembecisi özellikle sakatat sevenlerin vazgeçemediği bir mekan. İşkembe çorbasının yanında tuzlaması, kelle paçası, kuzu paçası ve damar tuzlaması da ziyaretçilerin beğenerek yedikleri çorbalardan. Sakatat sevmeyen ama sıcacık lezzetli bir çorba içmek isteyenler için ise mercimek, domates ve her gün değişen günün çorbası seçenekler arasında. Restoranın 24 saat açık olması ise tatlının üzerindeki kaymak desek yeridir.

Lale İşkembecisi adresi: Şehit Muhtar Mah, Tarlabaşı Blv. No:5, Beyoğlu, İstanbul

Çorba-3

6- Çiya Sofrası

Anadolu’ya özgü lezzetlerin yanı sıra Azeri, Gürcü, Türk, Arap, Ermeni, Osmanlı, Süryani, Selçuklu, Yahudi kültürlerine ait yemeklerin yer aldığı mekanda; ezogelin, alaca çorbası, tandır, kelle paça sıkça çıkan seçeneklerden. Klasik seçeneklerin dışında 100’e yakın çorba çeşidi mekanın mutfağından çıkmıştır; pirpirim çorbası, yılanotu çorbası, kuskus çorbası..

Farklı kültürlere özgü çorbaları tatmak istediğinizde öncelikle gitmeniz gereken mekan Çiya Sofrası’dır. Çiya’yı ziyaret edip çorbalarından içip, güzel yemeklerinden yemenizi tavsiye ederiz.

Çiya Sofrası adresi: Caferağa Mh., Güneşli Bahçe Sokak No:43, Istanbul